Bütün Ümidim Gençliktedir

Her şeyden önce, dünyanın neresinde yaşayıp, hangi dili konuşursak konuşalım, tenimizin rengi ne olursa olsun, şunu anlamalı ve kabul etmeliyiz; hepimiz gökyüzünün tek çatısı altında insanız. Yanlışlarımızla, doğrularımızla varız. Kimseden üstün veya alçak değiliz.

Ve şunu unutmamalıyız ki;

Geldik ve gideceğiz!

Kalıcı değiliz.

Tek kalıcı olan ruhumuzla dokunabildiğimiz ne varsa iyileştirmek, güzelleştirmek!

‘Yeryüzünde adımızı bilen son kişi de öldüğü zaman, bu topraklarda hiç yaşamamış olacağız.’

Onca kızgınlık, kırgınlık, umutsuzluk, savaşlar, dedikodular ve tüm kötü ne varsa yeryüzünde hepsi boşuna!

Amacımız güzeli daha güzel, iyiyi daha iyi, imkânsızı imkânlı, zoru mümkün kılmak olmalı; üretmeli ve yaptığımız işe değer katmalı, fark katmalıyız. – Burada hiçbir işi birbirinden üst veya alt gördüğümden de değil.-  Ceo’da olsan dünyada tanınan, ayakkabı boyacısı da olsan tüm mahallenin tanıdığı en iyisini yapmalısın!

En iyisini yapmak içinde tek ama tek geçerli olan sır şudur; Sevmek. Başta ne yaparsan yap, işini çok seveceksin azizim. İçin içine sığmayacak yaparken. Hatta yapmayı bırak o işi düşündüğünde bile ışığın gözlerini delen bir ok olacak, vuracak karşındakini tüm yüreğinden!

Ona ayırdığın saatler kıskandıracak en yeni sevgilileri bile! Bak işte o zaman göreceksin akreple yelkovanın nasıl yarış içinde olduğunu. Çoğu kez günlerindeki güneş yetmeyecek sana, gecelerindeki ay ve sonsuz yıldızlar eşlik edecek tutkularına.

Bazı sabahlar güneşi kucaklayacaksın, yaman dağların arkasından doğarken nazlı nazlı.

En güzeli de huzur olacak,

O da içinde doğan güneşindir senin!

Sımsıcak yapacak tüm ruhunu.

Bazen de içindeki bu güneş yarınını aydınlatacak senin.

Çünkü bağlı olduğun bazı gecelerde karanlık güneşle savaşacak, güneş hiç doğmayacak gibi gelecek.

Uzayacak, uzayacak zaman.

Saniyeler yıl olacak.

Bazı saatler nemli geçecek hatta.

Akrep yelkovanı kürek yapıp aşıp geçecek okyanusları!

Fırtınalı olacak bazı geceler.

Sen, güneşin doğacağına inandığın sürece gözlerinle, tenini hatta kemiklerini aşıp ruhuna bakacaksın!

Çünkü ruhun hep seninle olacak,

Güneş orada hep.

Derinlerde belki ama hep seninle.

Bazen de bu güneş kanatların olacak senin,

Uçmalısın onunla,

Günleri, ayları, yılları aşmalısın.

Hatta zamanı bile unutmalısın!

Anı.

Bedenini.

Üstündekileri.

Öyle bir bakmalısın ki o gözlerinle,

Seneler sonrasındaki seni görmelisin.

Çünkü içindeki güneş öyle büyük bir ateş!

Gördüğün o sana ulaşmak için yol haritaları yapmalısın sonra.

Senin bileceğin haritalar sadece.

Aklında yazılı olmalı her çıkmaz sokak.

Umutlarını almalısın yanına bol bol,

Ve kendini almalısın.

Ve en ulaşılmaz hayallerini.

İşte en güzel yaşamak o vakit!

İyi yolculuklar!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir